SAHKULU DERGAHI
"Yapılan cemleri, kesilen
lokmaları, dönülen semahları Hak kabul etsin. Pir defterine yazılsın. Herkese sevgi
ile niyaz olsun. Gerçeğe hüü…."
Osmanlı döneminde kurulan yaklaşık 20 Alevi dergahından biri olan Şahkulu Sultan Dergahı'ndaydık bugün, lokma dağıtmak için…
Horasan erenlerinden kabul
edilen Şahkulu Sultan, 1370'li yıllarda yani Bizans İmparatorluğu'nun son
dönemlerinde İstanbul’a gelerek dergahını kurmuş ve kapısını 72 millete, 18 bin
aleme açmış.
Çevresini aydınlatan bu bilge
yol eri ile birlikte, aynı yıl Karacaahmet, Gözcü Baba, Eren Baba, Sancaktar
Baba ve Kartal Baba da dergahlarını kurup halkı barış, kardeşlik, insan
sevgisi ve halkça bölüşüm düşüncesiyle eğitmişler.
Bu ‘gönül erleri’nin
isimleri daha sonra Erenköy, Kartal, Göztepe ve Karacaahmet semtlerine verilmiş.
Göztepe - Merdivenköy’de kurduğu
dergahına gelmeden önce bir süre Hacı Bektaş Dergahı’nda kalan Şahkulu, 1390’lı
yıllarda, bir Ahi dergahı olan Merdivenköy’deki dergaha görevli olarak gelmiş
ve yaklaşık 15 yıl burada postnişinlik yapmış.
1402 yılında, Bizanslılara
karşı girişilen savaşta şehit olan Şahkulu Sultan, dergahın bahçesine defnedilmiş.
O günden sonra dergah onun adıyla anılır olmuş.
500’ü aşkın derviş ve
dervişanın (bacı) barındığı, eğitildiği, hizmet verdiği Şahkulu Dergahı'nda Edip
Harabi, Neyzen Teyfik, Mehmet Ali Hilmi Dedebaba gibi isimler de yetişmiş.
II. Mahmut Döneminde ‘Yeniçeri Olayı’ bahane edilerek
yerle bir edilen dergahın içindeki kütüphanesi ve arşivi yakılmış. Yönetimine
getirilen Nakşibendi şeyhleri ise dergahı geleneğinden uzaklaştırarak sünnileştirmeye
çalışmış. Dergahın son postnişlerinden olan Mehmet Ali Hilmi Dedebaba
(1842-1907) bir vakıf kurarak dergahı yeniden inşa etmiş.
15 yıl önce bir harabeye dönüşen dergah devletten bir
tek kuruş alınmadan vakfın ve bağışçıların desteğiyle bugünkü ‘külliye’
durumuna getirilmiş.
Her gün ziyarete açık olan Şahkulu
Dergahı haftada yaklaşık 3 bin kişi tarafından ziyaret ediliyor.
MERDİVENKÖY
İMAM RAMİZ TEKKE ALTI SK.
NO : 7, 34732
KADIKÖY/İSTANBUL