Translate

10 Nisan 2012

TÜRKiYE’NiN iLK SiRKi
iSTANBUL’DA




Başakşehir Onurkent’te kurulan sirk çadırında gösterilerine başlayan Atlas Sirki, ip canbazlığı, ateşbazlık, sihirbazlık, madrabazlık gibi “Somut Olmayan Kültürel Miras kapsamındaki” seyirlik sanatların yeniden canlandırıldığı geleneksel sirk gösterisi ile özellikle çocukların ve ailelerin yoğun ilgisiyle karşılaşıyor.




Projenin sanat yönetmeni ve Türkiye’nin ilk sirk okulunun da kurucusu olan tiyatro sanatçısı Servet Yalçın sirkin önemini şöyle anlatıyor: “Bize, binyıllara varan bir kültür birikiminden miras kalan geleneksel gösteri sanatçıları ve ip canbazları, tamamen gerçek kahramanlardan oluşan bir eğlence kültürünün baş aktörleriydi. Onlar aslında yaşamımızın gizli kahramanları, isimsiz emekçileriydiler. Canıyla oynayan bu gerçek kahramanlar değişen eğlence anlayışı içinde yok olmaya yüz tutan sanatlarını 1970’li yıllardan itibaren sonlandırmak ve canbazhanelerini birer birer kapatmak zorunda kaldılar. Kaybolan bu sanatlar üzerine toplanan belge, bilgi, minyatür, gravür ve eski fotoğraflardan yola çıkılarak oluşturulan “Atlas Sirki - Seyirlik Sanatları Gösterisi” modern toplumda geçmişle geleceği birbirine sanatla bağlayan kültürel bir köprü görevi görüyor.” 



 Uluslararası üne sahip bir kadrodan oluşan sirkte Türkiye’nin son ip cambazı, 64 yaşındaki Dr. Özdemir Turan da yer alıyor. Asıl mesleği diş hekimliği olan Turan aynı zamanda yönetmenliğini Serdar Güven’in yaptığı “Canıyla Oynayanlar” adlı belgesele de konu olmuştu.


Yok olmaya yüz tutan geleneksel seyirlik sanatları tüm İstanbul halkına tanıtmak için yola çıkan sirkin bir amacı da çoğu Avrupa ülkesinde çocukların gelişiminde özel bir yeri olan ve Türkiye’de yeni nesil sirk sanatçıları yetiştirmeyi hedefleyen bir okul açmak.





Başakşehir Olimpia alışveriş merkezinin otoparkına kurulan sirk çadırında her akşam saat 18.30’da,19.30’da ve 20.30’da tekrarlanan birbirinden ilginç ve eğlenceli gösterileri 15 Nisan Pazar gününe kadar izlemek mümkün.


  

Ayrıntılı bilgi ve sirk ziyaret için:
 Servet Yalçın
Atlas Sirki
Sanat Yönetmeni
G:531 716 60 91







4 Nisan 2012

BELGESEL SİNEMA

BENİM ÇOCUĞUM

Çocukları lezbiyen, gey, biseksüel, transseksüel veya travesti olan bir grup aile ‘BENİM ÇOCUĞUM’ isimli belgesele yapım sürecinde destek vermek için bir kampanya başlattı. Hedefleri, kitle fonlama yoluyla bağış toplayarak filmi bitirmek!


2008 Yılında LİSTAG (LGBTT Aileleri İstanbul Grubu) adı altında bir araya gelen anne babalar Benim Çocuğum / My Child isimli belgesele konu oluyor.



Muhafazakar, homofobik ve transfobik toplumda, ebeveyn, aile ve aktivist olmanın zorluklarını yaşayan, şiddete uğrayan, ayrımcılığa maruz kalan aileler, ilk kez gerçek isimlerini kullanıp yüzlerini gizlemeden kamera karşısına geçtiler. Ancak, çocuklarının cinsel yönelimlerini öğrendikten sonra yaşadıkları zorlukları, mücadelelerini ve dayanışmalarını anlattıkları filmin tamamlanabilmesi için maddi ve manevi desteğe ihtiyaç duyuyorlar.




Yönetmenliğini öğretim görevlisi ve bağımsız belgeselci Can Candan'ın üstlendiği filmin çekimlerine haziran ayında başlandı. 



Bu belgeselin seslerini daha geniş kitlelere duyurmalarına, toplumsal değişime ve lezbiyen, gey,
biseksüel, transseksüel veya travesti (LGBTT) bireylere karşı şiddetin sona ermesine büyük katkısı olacağına inanan aileler filme destek olmak amacıyla bir kampanya başlattılar. 
Filmin çekim bütçesindeki açığı kapatmak amacıyla başlatılan kampanya 9 Nisan'da sona erecek.  


Kitlesel fonlamayla bağış toplanacak
Belgesel aracılığıyla çocuklarının cinsel yönelimlerini, cinsiyet kimliklerini öğrendikten sonra neler yaşadıklarını, dayanışmalarını tüm samimiyetleriyle paylaşacak olan aileler, “kitlesel fonlama” yöntemiyle bağış topluyorlar. İnternet üzerinden toplanan bu bağışlar 10 dolar gibi cüzi rakamlardan başlıyor. Filme dileyen herkes “az” yada “çok” demeden bağışta bulunabiliyor. Filme katkı sağlayanların isimlerini ya da bağış miktarını açıklamaları gerekmiyor.

Aralık 2011’de başlatılan kampanyaya bugüne kadar 20 ülkeden 200’ü aşkın kişi destek verdi. 9 Nisan’da son bulacak olan kampanyaya www.listagfilm.com adresindeki IndieGoGo bağlantısı aracılığıyla katkıda bulunmak mümkün.

Bağışta bulunmak için
Film hakkında bilgi edinmek için: www.listagfilm.com
Dokuz dilde hazırlanan duyuru metni için: http://listag.wordpress.com/
Facebook sayfasını ziyaret için:  http://www.facebook.com/listagfilm?sk=info

FİLMİN KÜNYESİ
 Yönetmen: Can Candan
Yapımcılar: Gökçe İnce, Ayşe Çetinbaş, Can Candan
Ortak Yapımcı: H. Metehan Özkan
Görüntü Yönetmenleri: Melisa Önel, Oğuz Yenen
Yönetmen Yardımcısı: Boysan Yakar
Proje Danışmanları: H. Metehan Özkan, Mehmet Tarhan







DENGBÊJLER İSTANBULDAYDI


SESE BİÇİM, HAYATA RENK VERİYORLAR!




Dengbêj sese biçim, hayat ve renk veren anlamına geliyor. Denbejlerin seslerini kullanarak yarattıkları eserlere ise "kılam" deniliyor.  



Geleneksel Kürt sözlü edebiyatının bir parçası olan kadın dengbêjler, kadınlarla ve depremzedelerle dayanışmak için 6 Mart’ta İstanbul’dalardı.


Beyoğlu, Fındıklı, Maçka ve Kadıköy’de sahne alan Kürt ozanlar, kültürel bir hazineyi Van’dan İstanbul’a taşıdılar.


Van Kadın Sanatçılar Derneği (Komela Jinen Dengbêj), 2010 yılından bu yana Türkiye’nin doğusundaki kadın sanatçıları güçlendirmek, karşılaştıkları sosyal, kültürel ve ekonomik zorlukları aşmalarına yardımcı olmak, dengbêj geleneğini sürdürmek üzerine çalışıyor. 



Derneğin kurucusu Gazin Abla ile depremin hemen ardından Van'da yürüttüğümüz çalışmalar sırasında tanıştık. 


Kadın Sanatçılar Derneği (Komela Jinen Dengbêj), depremin yarattığı fiziksel ve psikolojik sıkıntılara rağmen çalışmalarına devam ediyor. Ancak depremde yıkılan dernek binasının yeniden açılması, zarar gören enstrümanların onarılması ve öngörülen aktivitelerin gerçekleştirilmesi için desteğe ihtiyaç duyuyorlar.


İstanbul’un iki yakasında gerçekleştirilen konserlerden elde edilen gelirle dernek binası onarılıp kırılan enstrümanlar yenilenecek. 




Kadın dengbejler bu ay tekrar İstanbul'a gelecekler... 


Van'la Dayanışma Konseri

Tarih: 6 Nisan, Cuma 

Yer: Boğaziçi Üniversitesi, Güney Kampus Öğrenci Otoparkı
Saat: 18.30
Bilet: ücretsiz, ama Van için bağış bekleniyor...
Konuk sanatçılar: Bandista, Burhan Berken, Grup Tanura, Bajar, Gölgedekiler
**
Tarih: 8 Nisan, Pazar 
Saat: 20.00
Yer: Esenkent Şark Sofrası 
Bilet: 25 TL
Konuk sanatçılar: Bahoz Midyat, Mehmet Sönmez




Van Kadın Sanatçılar Derneği
Mail: kadinsanatcilar.der@gmail.com 
Facebook: KADIN SANATÇILAR - DENGBÊJLER
Tel: 0538 885 25 20



"ÖMRÜMÜN ASFALTI" ÖZGÜR DEMİR'DEN "İZLER" BIRAKACAK!


Özgür Demir’den
“İZLER”

İlk solo albümü 'İzler'i, SRS Müzik etiketiyle 2010 yılı sonunda yayınlayan Özgür Demir, sözü ve müziği kendisine ait olan ‘Ömrümün Asfaltı’ isimli şarkısına klip çekti. Yönetmenliğini Kamil Aydın’ın üstlendiği klibin nisan ayında gösterilmesi planlanıyor.


Yılların birikimini İzler adını verdiği albümüne aktaran Özgür Demir, ilk klibini sözü ve müziği kendisine ait olan ‘Ömrümün Asfaltı’ isimli şarkısına çekti. 



Çekimleri İstanbul’da gerçekleştirilen klip Kutsal Damacana, Herkes Mi Aldatır?, M.A.T, Aynadaki Düşman filmlerinin yönetmeni Kamil Aydın’ın imzasını taşıyor.



Daha önce İbrahim Tatlıses, MFÖ, Bulutsuzluk Özlemi, Murat Göğebakan gibi pek çok sanatçıyla çalışan Kamil Aydın’ın yönetiminde gerçekleştirilen çekimler 10 saat sürdü. 


27 Mart Salı günü, kapalı alan sahne performansı şeklinde gerçekleştirilen çekimlerde Özgür Demir’e, Hüseyin Sarısaltıkoğlu gitarıyla, Merve Nuvasil klarnetiyle, Tuncay Korkmaz mızıkasıyla, Bahadır Ceyhan ise cahonu ile eşlik etti. 


Yorgun kulakları dinlendirme vakti!
SRS Music aracılığıyla çıkarılan ve kaydı Stüdyo Çimen’de yapılan albüme ‘Büyük Adam Küçük Aşk’, ‘Işıklar Sönmesin’, ‘Hollywood Kaçakları’, ‘Mem û Zin’ gibi filmlere yaptığı müziklerle pek çok kez ‘en iyi müzik ödülü’ne layık görülen Mazlum Çimen bil-fiil destek verdi. 


15 şarkıdan oluşan albüm yaklaşık 150 saatlik stüdyo çalışması sonucunda ortaya çıktı. Müzik yönetmenliğini ve aranjörlüğünü Uğur Yılgın’ın üstlendiği İzler albümünün grafik tasarımı Hande Ünver, fotoğraflar çekimleri ise Arif Kıran tarafından gerçekleştirildi.



Uzun yol arkadaşları
Özgür Demir ilk albümünde kendisine eşlik eden müzisyenleri “uzun yol arkadaşları” olarak tanımlıyor. Sanatçıya vokalde Filiz Can eşlik ederken, klasik-akustik-elektro-perdesiz gitar ve tamburda Hüseyin Sarısaltıkoğlu, bağlama, buzuki ve lavtada Muhterem Sur, klarnet, cajon ve kavalda Uğur Yılgın, mızıkada Tuncay Korkmaz, kemanda Kerem Çelik, perküsyonda Cevat Akbulut, çelloda Özer Arkun, akordeonda Gökhan Özkan, trompette Birkan Irmak, keyboardda Osman Tolga Bedir ustalıklarını sergiliyor. 


Eski bir dostun sesini duymak gibi…
Usulca etkisi altına alıp, yüreğinizde ‘izler’ bırakacak olan albüm, farklı enstrümanların kullanıldığı, tamamen akustik parçalardan oluşuyor. Bazı parçalarda, çello ve akordeonun varlığını hissetmek eski bir dostun sesini duymak gibi geliyor. Müzisyen Tuncay Korkmaz’ın üflediği mızıkaysa dinleyicisini alıp başka diyarlara götürüyor…